Aurora Australis Observed from the International Space Station: Among the views of Earth afforded astronauts aboard the International Space Station (ISS), surely one of the most spectacular is of the aurora. These ever-shifting displays of colored ribbons, curtains, rays, and spots are most visible near the North (aurora borealis) and South (aurora australis) Poles as charged particles (ions) streaming from the Sun (the solar wind) interact with Earth’s magnetic field. While aurora are generally only visible close to the poles, severe magnetic storms impacting the Earth’s magnetic field can shift them towards the equator. This striking aurora image was taken during a geomagnetic storm that was most likely caused by a coronal mass ejection from the Sun on May 24, 2010. The ISS was located over the Southern Indian Ocean at an altitude of 350 kilometers (220 miles), with the astronaut observer most likely looking towards Antarctica (not visible) and the South Pole. The aurora has a sinuous ribbon shape that separates into discrete spots near the lower right corner of the image. While the dominant coloration of the aurora is green, there are faint suggestions of red left of image center. Dense cloud cover is dimly visible below the aurora. The curvature of the Earth’s horizon (the limb) is clearly visible, as is the faint blue line of the upper atmosphere directly above it (at image top center). Several stars appear as bright pinpoints against the blackness of space at image top right. Auroras happen when ions in the solar wind collide with atoms of oxygen and nitrogen in the upper atmosphere. The atoms are excited by these collisions, and they typically emit light as they return to their original energy level. The light creates the aurora that we see. The most commonly observed color of aurora is green, caused by light emitted by excited oxygen atoms at wavelengths centered at 0.558 micrometers, or millionths of a meter. (Visible light is reflected from healthy (green) plant leaves at approximately the same wavelength.) Red aurora are generated by light emitted at a longer wavelength (0.630 micrometers), and other colors such as blue and purple are also sometimes observed. |
Sarychev Peak Eruption, Kuril Islands: A fortuitous orbit of the International Space Station allowed the astronauts this striking view of Sarychev Volcano (Kuril Islands, northeast of Japan) in an early stage of eruption on June 12, 2009. Sarychev Peak is one of the most active volcanoes in the Kuril Island chain, and it is located on the northwestern end of Matua Island. Prior to June 12, the last explosive eruption occurred in 1989, with eruptions in 1986, 1976, 1954, and 1946 also producing lava flows. Ash from the multi-day eruption has been detected 2,407 kilometers east-southeast and 926 kilometers west-northwest of the volcano, and commercial airline flights are being diverted away from the region to minimize the danger of engine failures from ash intake.
This detailed astronaut photograph is exciting to volcanologists because it captures several phenomena that occur during the earliest stages of an explosive volcanic eruption. The main column is one of a series of plumes that rose above Matua Island on June 12. The plume appears to be a combination of brown ash and white steam. The vigorously rising plume gives the steam a bubble-like appearance.
In contrast, the smooth white cloud on top may be water condensation that resulted from rapid rising and cooling of the air mass above the ash column. This cloud, which meteorologists call a pileus cloud, is probably a transient feature: the eruption plume is starting to punch through. The structure also indicates that little to no shearing wind was present at the time to disrupt the plume. (Satellite images acquired 2-3 days after the start of activity illustrate the effect of shearing winds on the spread of the ash plumes across the Pacific Ocean.)
By contrast, a cloud of denser, gray ash - probably a pyroclastic flow - appears to be hugging the ground, descending from the volcano summit. The rising eruption plume casts a shadow to the northwest of the island (image top). Brown ash at a lower altitude of the atmosphere spreads out above the ground at image lower left. Low-level stratus clouds approach Matua Island from the east, wrapping around the lower slopes of the volcano. Only about 1.5 kilometers of the coastline of Matua Island (image lower center) are visible beneath the clouds and ash.
Manaus tan devam ediyoruz , insan burada amazon ormaninin ortasinda olduguna inanamiyor acikcasi
hic bu kadar uzun otobus gormedim
sehrin icinde cok enteresan bir sey yok , Mr. No saolsun ortaokul zamanindan beri merak ettigim bir yerdir Manaus , ders kitabi altinda sakladigim Mr.No , Zagor , Kaptan Swing , Martin Mystere (Atlantis), Kizilmaske ve Mandrake ne keyifti be sizleri okumak bi de gizli gizli :)) Mr. No dan sonra Manaus bayagi bir serpilmis , gelismis. Degisiklik olsun Amazon ortasinda beach club nasil oluyormus gormeye karar verdik ve Ponta Negra dan hizli botlardan biri ile kendimizi Rio Negro uzerinde ki adalardan birine attik.
Cok komik , koka kolanin icinde yuzuyorsun sanki , bir de sahilden uzaklastigin her kulacta su bu kadar sogur mu , ilginc!
Ponta Negra , Manaus un yeni gelisen kismi , 10 yil sonra bu fotograf binadan gecilmez olacak buyuk ihtimalle, Brezilya da ve diger ulkelerde de farkli degil di nehir copluk gorevi goruyor maalesef ,adamin onunde cop var , aliskanliktan iste ne varsa elinde nehre atiyor , akinti varya goturur...
Brezilya da sakin fiyat sormadan birsey almayin , burada tek porsiyon kizarmis patates USD 10 du , yuh dedim yemedim tabii. Brezilya ortalamada TR dan pahali , TR da buyuk sehirlerden disari farkli fiyatlar var , eeh Brezilya da oyleyse Rio yu dusunemiyorum acikcasi.
Manaus merkez , liman bolgesi
Teatro Amazonas
Tabatinga Manaus botunda tanistigim Yakup ve Aaron la ayrilmadan hatira fotografi cektirdik. Aaron Irlandali yeni mezun , Yakup Turk , ailesi Hatay Hristiyanlarindan , 50 yil once Almanya ya goc etmisler , Yakup ya da Jacob ta Turk ten cok Alman olarak yetismis ama Turkce anliyor , hatay mutfagi yikilir diorum yanit ; hem de nasil :)
Manaus tan ayrilmadan once liman bolgesinde ki hale iniyorum
hey yavrum hey , palamuta geeel :))) cahil gezgin mert !
Onumuzdeki 4 gun hamaklayacagimiz feribot. imiz diorum bota binmeden sans eseri ayni bota binecek benim gibi G. Amerika yi gezen Barcelona li yeni arkadasim Jordi ile tanisiyorum , ii guzel Ispanyolca tekrar olacak, Brezilya da Ispanyolcam paslanmaya baslamisti da afedersiniz :)
Sistem ayni , ogrendiniz zaten sizde ama bu sefer cok daa ferah cok sukur ...
Izmir Maersk te calisan sevgili arkadasim Levent soruyorum sana , nedir bu geminin draftinin rezaletligi , bombos olum , calis yau biraz butun gun facebook , ne bu abicim , Gurol Dere ortam adami dedigini duyar gibiim , gelmiim oraa !
Amazon seyahatlarinin en cok neyini ozleyeceksiniz derseniz , gun batimlari arkadaslar , hasta hasta !
Demir alma vakti gelmisse bu limandan , bir gemi kalkar bu limandan babasiz ettim sarkii pardon , yani Manaus tan ayriliyoruz.
Efendim bu kara parcasina normalden biraz fazla yakiniz farketmeyenler farketsin , cunku bozulduk , ertesi sabah kalktim kitabimi okuyorum , o da ne alarmlar vs cat motor sustu , neyse heralde birkac saate hallolur diye tahmin ettigimiz problem Manaus tan parca beklendigi icin 1,5 gun surdu , oldu 4 gunluk seyahat 6 gun , eeh cok gecmeden sinekler iadeyi ziyarete geldiler tabii , valla bi kez daa isirmadan birakmayiz dediler ama papaz iki kez pilav yemezmis bu sefer en ince atomuma kadar deet e buladim kendimi ...
var mi bole bi manzara ?
valla rezalet artik google translate ten kelimelerin turkce karsiligina bakmaya basladim. Barge in Turkcesi mavnaymis :) Mavnayi ancak panaromik modunda kadraja sigdirabildim , acaip bi seydi
Yabanci olmak cok guzel , millet uzayli gibi ususuyor basina, arkadaslarimin yas toplami benimkinden 6 filan fazla , ulan neolduk be abicim :)
Kaptan Otlakci, bi bira ismarladim , aksamlari mangal da eti o kesiyordu , kaleyi icten fethetmek hesabi, kurtaramadim kendimi , gorsen sanki tum eti bana verdi zannedersin ama bi aksam 2kg civari et yemis olabilirim , midemden kuzu sesi geliyordu en son ... Sonrasinda bir gunlugune vejateryen oldum
Bu fotografi manuel ayarla cektim , ilk ve tek o yuzden ozel ve hakketigi yeri blogumda buluyor
4. gundu galiba ,yarim saatligine yol ustunde bir koy de duruyoruz
Aslan gelior kaplan gelior tip onum arkam sagim solum sobe , sisman cocukluk anilarim geldi , hep sobelenirdim ben :)
bizim taka
ve Porto Velho gorunuyor ama biz gemide diiliz , Porto Velho ya karayolu ile 2 saat bir yerde durunca , millet bir gun daa gitmektense arabasi olanlar olayi ticarete doktugu icin onlarla atlior gidior , bir Turk olarak geri kalamazdim , bende gittim ama bir daha Brezilyali birisinin arabasina binermiim bilmiorum , virajin ortasinda bi zahmet kirior direksiyonu arkadas , binbir duala variyoruz Porto Velho ya
Burasi da cok fotograflik bi yer diil , eksik kalmasin die iste Porto Velho , valla ayiptir sehri bir resimde anlattim ama zaten 1gun kaldim o da mecburiyetten ha bi de unuttum o gun Real Barcelona kral kupasi maci var Jordi de gaza getirior tabi gidelim maci seyrederiz die ama seyredemiyoruz son 20 dk bilgisayarda F5 le geciyoruz bizim Katalan gomuyor yarim paket sigarai bu arada. Ha bu arada Jordi hayal degil fotografi yok die atiorum sanmain , unuttuk valla , bi da buyuk ihtimalle Cusco Peru da denk gelebiliriz , o zamana soz .
Porto Velho dan 6 saatlik bir yolculukla Brezilya nin Bolivya sinirinda olan sehri Guara-Mirim e variyorum , tam gece yarisi , ne rezervasyon var ne bise nasilsa bi yatak bulurum di mi, hasta hasta gece 12 ile 2 bucuk arasinda sehrin tum otellerini dolasiyorum ama yikilicam bole bir yorgunluk yok , efendim easter pardon paskalya haftasina denk gelmisim , burada da cok ozel kutlaniyormus , sehir de bir yatacak yer , acindiriorum kendimi lobby de yatiim bak soyarlarsa beni turistim ben mesulsun sen vs yok bimlem kac kapi yaptiktan sonra iice ustalastim demek ki kendimi acindirma konusunda geceligi demiim 5 saatligi kanepe arti kahvalti 20 real e anlasiyoruz bir otelle O yuzden kil oldum Guara Mirim e fotografini cekmedim , cok bozulmuslardir di mi :) En son Guara Mirim den Bolivya Guayaramerim e gecerken bu fotograflari cektim ...
Ve Bolivyadaim , Guney Amerika nin en pahali ulkesindenen ucuz ulkesine gecmis olmanin vermis oldugu tarifsiz mutlulukla basbayim , hey be Osman Hamdi Mert :)
Guayamerim den manzaralar
bu bina hic gostermiyor ama customs , pasaport burda damgayi yiyor.
sanatsal bir calisma
Guayamerim otobus terminalindeyiz , Trinidad a gidicem yani biletimi aldim niyetim o yonde , o da nee otobusun kalkmasina 15 dk kalaki otobus yok ortada haber gelior yagis var yol kapali sefer iptal neden cunku tum yol toprak , bi daha ki sefer demiim de deneme 5 gun sonra, soruorum yanda ki otobus nereye gidior , La Paz a , kacta , 10 dk sonra , peki var bakalim bi kisi La Paz. La Paz yolu daa iidir diorum , bi km asfalt gormedik , tum yol toprak , otobus deil gemi mubarek bi saa yatiyoruz bi sola , bu yolcukluktan sonra bana herhangi bit otobus yolculugu koymaz , hasta hasta yalpalaya yalpalaya , havalandirmasi olmayan bir otobus ile 45 SAAT te La Paz a variyoruz.
Yolda Rurebaranque de duruyoruz , burasi Bolivya da amazon turu yapmak isteyenlerin ilk duragi , birsey gormesemde hatirasi kalsin
Ve La Paz dayiz ama ben ciddi olarak dagilmis durumdaim , ani yukseklik deigisikligi de yardimci olmuyor. La Paz arti 4000 Metre yuksekligi bizim oralardaki bircok dagin zirvesinden daha yuksekte. Sonuc olarak La Paz in hakkini veremeyecegimi anliyor , Peru ya devam etmeden once buradan gececegim icin kendimi 2200 metre yukseklikte ki Cochabamba ya atiyorum .
4 gunlugune gittigim Cochabamba da 3 hafta kaliyorum , o da bir daha ki sayfaya ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder